1 yıl önce
1849 yılında inşa edilen tarihi Ortodoks kilisesi, 1924 yılına kadar bölgedeki Ortodoks Rumların ibadethanesi olarak kullanılmış ve 1950-1983 yılları arasında hapishane olarak hizmet vermiştir .
Kilise binasının hapishane olarak kullanılması için ikinci bir kat daha yapılmış ve 1983 yılından sonra kilise terk edilmiştir.
Bakanlığın kapsamlı bir restorasyon projesi ile yaklaşık 40 yıl atıl duran kilise turizme kazandırıldı.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, tarihi yapının açılış töreninde yaptığı konuşmada, kilisenin zaman içinde uğradığı tahribatın 3 yıllık bir emekle onarıldığını kaydetti.
“[Kilise] ülkemizin önemli bir kültür varlığıdır. Maalesef 1950'den sonra bu kültür varlığının tahrip edilmesi ve kötüye kullanılmasıyla ilgili ciddi sorunlar yaşandı. Günümüzde uygun restorasyonlarla bu hasar giderildi” dedi.
Kilisenin Osmanlı'nın son döneminin başyapıtlarından biri olduğunu anlatan Alpaslan, ülke genelinde tarihi ve kültürel alanların korunması için ciddi adımlar atılmaya devam edildiğine işaret etti.
“Bakanlık olarak Türkiye'nin neresinde olursa olsun kültür varlıklarımıza büyük bir hassasiyetle yaklaşarak ve onları koruyarak gelecek nesiller için çalışıyoruz.”
Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel ise Türkiye'nin şüphesiz farklı din, inanç ve ibadethanelerin merkezi olduğunu belirtti.
Nevşehir'in yüzyıllardır farklı kültürlere de yaşam alanı sunduğunu anlatan Becel, bölgenin önceki nesillere miras kalan tarihi yapılar sayesinde zengin bir turizm potansiyeline sahip olduğunu kaydetti.
Türkiye, dünya inanç turizmi çerçevesinde son yıllarda önemi artan bir destinasyondur” dedi.
Becel, Meryem Ana Kilisesi'nin yanı sıra kentte bulunan İbrahim Paşa Külliyesi ve Hacı Bektaşi Veli Tekkesi gibi dini yapıların da yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekeceğini ve inanç turizmine hizmet edeceğini sözlerine ekledi.